14 Aralık 2011 Çarşamba

5 Çeşit Yemek Yaptım Rezil Oldum!

Efendim söze nasıl başlayacağım bilemiyorum. Zira bu olay yaşandığında 15 dakika aralıksız güldüm. Benim garip anam, benim çilekeş anam, benim ultra komik anam beni benden aldı bugün. Olaylar şöyle gelişti;


Saat 10.30 sularında gelen bir telefonla uyandım. Annem açtı telefonu. Arayanlar eski sitemizden komşularımızdı. Bize geleceklerini söylemişler. Annemde bir panik, annemde bir telaş. 


-Ne oluyor?
+Misafir gelecek yufkamız yok!
-Zaten yufka her dakika evimizde olacak diye bir şey yok. Söyleriz markete getirirler. Ev çok sıcak değil mi ya ?
+Dur başka eksiğimiz var mı bakalım da. Kuradbzzzt da alsak mı ki? (Son derece kısık tonla.)
-Anne hadi ben banyoya giricem bekleyemem seni ne eksikse söyle.


Yaklaşık bir 5 dakika sonra 'söyle de yufka getirsinler ama tazeyse' dedi.
'Taze değilse nereden alacağımıza dair bir fikrin var mı?' dedim.


Bulmuş da bunuyordu. Siparişi verdim, kapımız çaldı, yufkayı aldım.


+Aaaa niye kurabiye söylemedin?
-Sen bana kurabiye dedin mi ?
+Dedim ya.
-Ne zaman dedin ya orada ağzında bir şeyler geveledin, şifre çözücü müyüm ben?! Ayrıca ev çok sıcak.


Gittim banyomu yaptım baktım bizimki mır mır yapıyor bir şeyler.


-Ee neler yaptın bakayım?
+Of vallahi rezil olucam!
-N'oldu ya bir sürü şey yapmışsın işte, daha da yapıyorsun.
+Ben onlara gittiğimde onlar 10 çeşit yemek yapıyorlar !


Hemen saydım annemin kaç çeşit yaptığını zavallı annem 5 çeşit yapabilmişti.


-Hii! Sen 5 çeşit yapmışsın! Vallahi bittin sen, böyle misafirin karşısına çıkılmaz. Kaynımın apandisi patladı hastahaneye gidiyoruz de.
+Yok artık kabul ettim bir kere.
-Özür dile o zaman geldiklerinde çok mahcubum size karşı de.
+Öyle diyecem artık ne yapayım.


Ciddiydi.


Ayrıca ev cehennem gibi sıcaktı.


-Kombi mi yanıyor ya?
+Evet.
-Anne psikolojik sorunların olabilir mi?
+Ne biçim konuşuyorsun sen benimle!
-Yok son derece ciddi bir şekilde soruyorum, neden yanıyorlar bu güneşli havada?
+Üşümesinler diye.
-Tamam üşümesinler de kış günü de cehennemi yaşatma insanlara. Vallahi klimayı açıcam !


Misafirler gelene kadar kapatmaya ikna ettim neyse ki.


Yaptıklarını borcamlara koyup fırına yerleştirdi soğumasınlar diye. Ben de çıkan bulaşıkları yerleştirdim.


-Ya bir şey sorucam. Şimdi sen bu kadar uğraştın, ya hiç bir şey yemezlerse?
+Yemesinler.
-Ne demek yemesinler?
+E ben yaptım önemli olan o yemezlerse kendileri bilirler.
-Üzülmez misin?
+Niye üzüleyim?
-Valla ben bu kadar uğraşsam da yemeseler 'kalkın gidin burdan' der kovarım evden.
+Zaten az yaptım.
-Az mı yaptın?!
+Sen bilmiyorsun bu piyasayı.
-Piyasa mı?
+Misafirlik piyasası, karışık piyasalar bunlar.
-Karışık mı ?

O anlarda karşımdaki çok başka bir insandı. Yani zaten telaşesini, heyecanını anlayamıyordum da 'piyasa' dedi ya. İyice işin içinden çıkılmaz bir hal aldı durum benim açımdan. Velhasıl kelam misafirler memnun ayrıldı evden. 'Aman ne ara bu kadar şey yaptın' dediler. Annem de 'bir şey yapamadım ki kusura bakmayın' dedi. Yaptıklarını şu an burada saymıyorum ama nasıl o kadar süreye yetiştirdi benim hayretlerim şaş durumda hala. Ne yapayım dedim güleyim mi, ağlayayım mı gülmeyi seçtim. 


Çok acayip bir nesil bunlar ya. Hepsi aynı. Bir gün ben de böyle olursam da kızım benim dediklerimi derse atarım herhalde kendimi yüksek bir yerin tepesinden. Allahım sen kendime böyle eziyet etmeme izin verme. Amin.


Zeheka odasından bildirdi.