24 Mart 2012 Cumartesi

Duvarı Yıkmışsın Bir de Piriketleri Kırmışsın, Duvarı Yıktın Bari Piriketleri Kırma



Hani bazen olur ya böyle sen başka düşünmek istersin, içindekiler başka. Sanki sen Flash Tv'nin stüdyosuymuşsun da organların da seyirciymişler; tutturmuşlar bir halay, seni pislettiler mi, duvarını mı kırdılar, parkeni mi kaldırdılar hiç umurlarında değilmiş gibi. Neticede olur böyle hisler. Tam da öyle hissediyorum bugün.

İyi bir insan mıyım bilmiyorum. Bunu bir 6 -7 yıl önce yine sorgulamıştım. Sonra ergenliğe bağlayıp "Bi saçmalama allasen." diyerek kapatmıştım konuyu. Çok değer gördüğüm insanlara değer vermedim mesela, "Ben gidiyorum." diyene, "Kapıyı ört çıkarken." dedim. Ne bileyim öküz müydüm neydim bilmiyorum. Büyüdükçe bu değişti ama. Ben değişti gibi hissettim. Bir kere arkadaşlarıma değer vermeyi öğrendim. Bu insanlık için küçük bir adım olabilir ama benim arkadaşlıklarım için büyük bir adımdı.

Yalnız kalmayı sevmem ben. Etrafımda insanlar olmalı hep. Ben istediğim sürece yanımda olsunlar, sevsinler beni isterim. Ağzımız ayrılana kadar gülelim, en mutsuz olduğumuz anları paylaşalım isterim. Arasınlar beni "Zeheka bugün şunlar şunlar oldu." desinler isterim. Olur da. Hani büyüdükçe değer vermeyi öğrendim de, hayal kırıklığına uğrama değişkenini denkleme koymayı unuttum mesela. Çabalamayı öğrendim de, çabuk pes edebileceğim gerçeğini göz ardı ettim mesela.

Hani dersin ya böyle "ben elimden geleni yaptım, vicdanım rahat." diye.  Hah işte aynen öyle. Halay çeken organlarımı esefle kınıyorum bu noktada. Çünkü sen mesela bunu bana yapmamalıydın. Başkasına da yapmamalısın tabi ilerleyen zamanlarda ama bana daha çok yapmasaydın keşke. Çünkü seninki nasıl bir şey biliyor musun? Duvarı yıkmışsın bir de piriketleri kırmışsın, duvarı yıktın bari piriketleri kırma, piriketleri kırmamış olsan hani insan aynı piriketten duvarı yeniden yapar  ama şimdi gel gör ki sen piriketlerin ağzını yüzünü dağıtmışsın.

O atabileceği en büyük adımı atmıştır belki, kafası güzeldir ne bileyim çok özlemiştir aramıştır. Sen de çok özlemişsindir, "ne güzeldik biz lan" demişsindir içinden. Ama piriketler işte... Kırmışsın onları bir kere. "O gün olmasaydı keşke" demişsindir, "başka bir gün olsaydı ama o gün olmasaydı", belki piriketler kırılmazdı o kadar bilmiyorum. Duvarı yeniden yapardık belki, bilmiyorum.

Şimdi değişik hissediyorum, gülümsemek istiyorum ama kafamı çevirirken buluyorum kendimi. Sen atmışsın atabileceğin en büyük adımı ama bir kere kırmışsın. Hayır kırdın tamam bari kaldırabileceğim kadarını kır. O da yok.

Zeheka odasından bildirdi.