9 Ağustos 2011 Salı

Ama Bazı Günler Akmalı

Bazı yemekler tuzsuz olur, bazı günler tatsız, bazı ömürler kelebek kanatlarının çıkmasına bile zaman tanımadan biter. Bazı ayrılıklar hiç kavuşmamacasına yaşanır, bazı aşıklar kavuşmadan da aşkı yaşar en derinde. Bazı günler çok dansöz olur, bazıları çok kütük. Kendinle savaşın ortasında bir yerlerde 'çekiliyoruzzz' gong'u çalar. Birileri gider, birileri kalır. Kalanlar gidenlerin yerini doldurmaz, gidenler gittikleri yerde önceden gitmişlerin yerine bakmaz. Mutlu masalların prensleri ölmez, acıklı masalların uyuyan güzelleri becerilselerde uyanmaz. 


Kısa metraj hayatların, uzun soluklu anları... Dur dedikçe akan, ak dedikçe duran kişiliklerine inat yaşanmalı. Ama bazı günler akmalı. Uzun metraj akmalı. Sadece hızla hareket eden insanlar görünmeli geride. Sonra birden durdurulmalı. Normal seyrine alınmalı. Kalındığı yerden devam etmeli. Devam ettiği yerden mutluluğu fırlatmalı. Bazı zamanlar hızlı akmalı. Her şey olacağına değil de, en mutlusuna varmalı.


Zeheka odasında bildirdi.

5 yorum:

  1. Öncelikle şunu söylemek isterim;birkaç ufak düzeltmeyle şiir yapılabilip çalınabilir...
    Daha sonra,elinden hiçbirşey gelmez bu konuda ,hiçbir zaman bu isteğin gerçekleşmez...

    ''Bazen; hiç bir şey olması gerektiği gibi gitmediğinde, olması gerektiği gibi olmasını istediğin şeyleri sorgulaman gerek.''

    yazmıştın,görüyorumki bir seneden fazla olmuş ve aynı mantık sende hala devam ediyor, :) bu güzel :) ve eminim daha öncesi vardır bunun...

    Neyse ben bu twitinin ardından elinden birşey gelmez demiştim bana 'Derin mevzular bunlar'
    dedin ve mesajı almıştım...

    Şu an baktımda şöyle bir,hiçde derin değil ve tartışmaya hazırım...

    Olmalıydı ile oldu karışmamalı...
    Ve benden sana nacizane tavsiye,ayrıntıya takıldıkça metraj kısalır,takılma olabildiğince uzun olsun,dolu dolu uzun metraj bir hayatın olması dileği ile...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cümleler sayfa sonlarına yetişemiyor diye düşmandım tüm şiirlere. Sevemedim ben şiirleri. Belki yazabilirdim, denemedim.

      "Oldu"lara üzülmemek için "olmalıydı"lar olmalıydı demek istedim aslında. Üzülmeleri de sevemedim ben. Ondan öyle.

      Uzun metrajların dolu olduğuna da inanmıyorum nedense. Erken ölenler sanki hep daha dolu yaşamış gibi. Hızlı yaşayıp genç ölmüşler gibi. Hepsi, istisnasız gibi.

      Öyle olmadığını biliyorum, öyle olmalıydı diyorum.. Boş yaşamış bir genç ölemezmiş gibi. Bu tüm evrene ihanetmiş gibi. 80 yaşındaki insan artık ölmeliymiş gibi. Yapack hiç bir şeyi kalmamış gibi.

      Hep gibi. Derin işte bu mevzular, bak çıkamıyorum ben.

      Sil
    2. Cümleler yeterliydi belkide,belkide sayfalar gereksiz yere büyüktü.Sevdiğin şiirler illaki olmuştur.Bence yazabilirdin,keşke deneseydin...

      ''Oldu''lara mecburen üzülür insan ''Olmalıydı''lar birşeyi değiştirmiyor hiç ama yinede hak veriyorum,evet öyle olmalıydı.Üzülmeleri bende sevmem ama çok kez yaşadım herkes gibi,mecburen.Öyle işte.

      Uzun metrajların dolu olduğuna bende pek inanmıyorum becerebilen sanatçıdır resmen.Erken ölenler birçok şeyi kaçırmış gibi.Hiçbirşey yaşamadan genç ölmüşler gibi.Bazıları,istisnai gibi...

      Öyle olmadığını bildiğini biliyorum,öyle olmalıydı evet hak veriyorum...Boş yaşamış bir genç kolayca ölebilirmiş gibi.Bu bütün evrende normalmiş gibi.80 yaşındaki insan 100 yaşını zorlamalıymış gibi.Yapacak daha çok şeyi varmış gibi...

      Hep gibi.Evet derinmiş bu mevzular ve buna rağmen bakıyorum bence çıkmışsın sen içerdeki benmişim...

      Sil
    3. Ben bu yazıyı zamanın hızlı geçmesini istediğim bir zamanda yazmıştım. Geçti. Şimdi istiyorum ki zaman hiç geçmesin hatta geriye aksın. İnsanın düşünceleri değişiyor, benimki çok daha kısa sürelerde tersine gelişmeler gösterebilir.

      İşe gitmek için otobüs beklediğimde önümden bir okul servisi geçti geçende. O bir kaç saniye içinde o otobüste olduğum zamanlardaki düşüncelerim geldi aklıma. Okul servisindeyken hep dışarıdaki insanlara özenirdim. Keşke okula gitmek yerine işe gitseydim, büyüseydim, o kadının yerinde ben olsaydım, derdim. Yerlerimiz değiştiğinde aslında istediğimin bu olmadığına karar verdim.. Ben sanırım hayatımın sonuna kadar o serviste olabilirdim. Bunu anlamak için o servisin dışına çıkmak gerekiyormuş, çıktım; dönemiyorum. Çok adaletsiz. Daha önce görmeli o günlerin kıymetini daha iyi bilmeliydim. Belki de bilmişimdir onu da tam olarak bilemiyorum.

      Zamanla ilgili hep bir problemim olmuştur zaten. Durdurulamıyor. Ben durduramadığım şeyleri sevemiyorum. Geçmişi düşünmekten bugünü kaçırırken, geleceği düşünmekten bugünü kaçıranlara kızıyorum. Velhasıl-ı kelam ben sevmiyorum arkadaş böyle akmalı geçmeli şeyleri.

      Sil
  2. Bende öyleyim aslında,mesela bir kitapçıda sevdiğim yazarların okumadığım kitaplarının arkalarını, önsözlerini okurken o an hiç bitmesin isterim hele ki birde uzaktaki hoparlörden sevdiğim bir şarkının sesi gelmeye başladıysa...ama biter,bitiyor...

    Evet zamanı tutamıyoruz ve akmaya hep devam ediyor...Belki çok saçma ama ben bu yüzden fotoğrafları daha çok seviyorum videolardan...sabitler,akmazlar,bitmezler...

    Ha birde ben çok saçmalarım,acayip saçmalarım,öyle böyle değil önümü alamazlar...Bu yüzdende zamanın çabuk akmasını istediğim olmuştur.

    Bazende saçmaladığımı bildiğim halde o konuşma bitmesin ben ömür boyu saçmalarım dediğimde olmuştur...

    Ama bitiyor,biter,bitecek...ve en güzel anılarda en kötüleride gelip geçecek...

    Senin akmasını istemediğin zamanlar geçirmen dileğiyle...

    YanıtlaSil